DEVREMÜLK SÖZLEŞMESİ İPTALİ

DEVREMÜLK SÖZLEŞMESİ İPTALİ

DEVRE MÜLK MAĞDURLARI

Günümüzde “tatil kazandınız” , “anketimize katılır mısınız” , “yeni açılan tesisimizi ücretsiz gezdirelim” şeklinde beyanlarda bulunarak tüketicilere ulaşan kişiler genellikle tüketiciyi büyük bir baskı altında bırakarak devre mülk sözleşmesi imzalatan firmalardır. İlk bakışta çok cazip bir teklif gibi gelse de tüketicilerin birçoğu devre mülk ya da devre tatil sözleşmesini imzaladıktan sonra muhatap bulamamaktan şikâyetçidirler. Tesisi kullanmadığınız sürece yıllık aidat ödemeyeceğiniz belirtilmesine rağmen çoğu zaman kullanmadığınız dönemde de yıllık aidat ödemek durumunda kalabilirsiniz. Devre tatil veya devre mülk sözleşmesi imzalarken çok dikkatli olmakta fayda vardır. Bu yazımızda devre mülk ve devre tatil sözleşmesini kısaca açıklamaya çalıştık.

DEVRE MÜLK SÖZLEŞMESİ

Devre mülk hakkı ve sözleşmesi, Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenmiştir. Kat Mülkiyeti Kanununun 57.maddesine göre “ Mesken olarak kullanılmaya elverişli bir yapı veya bağımsız bölümün ortak maliklerinden her biri lehine bu yapı veya bağımsız bölümden yılın belli dönemlerinde istifade hakkı, müşterek mülkiyet payına bağlı bir irtifak hakkı olarak kurulabilir ve bu hakka devre mülk hakkı ” adı verilir. Daha basit anlatımla devre mülk hakkı; Konut niteliğindeki bir gayrimenkulün kullanımının yılın çeşitli zamanlarında farklı maliklere bırakıldığı ortaklık usulüdür. Devre mülkün süresi en az 15 gündür. Devre mülk hakkı müşterek mülkiyet ve irtifak hakkı müesseseleri üzerine kurulmuştur. Kat Mülkiyeti Kanunun. 58.maddesi gereğince devre mülk hakkı, ancak mesken nitelikli kat mülkiyetine veya kat irtifakına çevrilmiş yahut müstakil yapılarda kurulabilir. Yani bir işyeri, arsa, ofis gibi taşınmazlarda devre mülk hakkı kurulamaz.

Devre mülk hakkının kurulabilmesi için Kat Mülkiyeti Kanununun 61.maddesi gereğince taraflar arasında bir devre mülk sözleşmesinin yapılması gerekir. Devre mülk sözleşmesi, devre mülke geçilmiş bir yapıda ortak malikler arasında dönem süresi, devir ve teslimi ile istifade şekil ve usulleri, yöneticilerin seçimi ile hak ve sorumlulukları, büyük onarım için ayrılacak dönem, bakım masrafları gibi hususlar hakkında düzenleme yapan bir sözleşmedir.

Devre mülk satılabilir, kiralanabilir, kullanılabilir, hediye edilebilir, miras olarak bırakılabilir. Devre mülkün kullanım tarihleri, belirlenen tarihler arasında olabilir. Her sene sadece belirlenen tarihler arasında kullanılabilir. Bu tarihler arasında devre mülk hakkı kullanılmazsa başka bir tarihe devredilemez.

DEVRE TATİL SÖZLEŞMESİ

Devre tatil sözleşmesi, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda (m. 6/B) ve Devre Tatil Sözleşmeleri Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelikte (m. 4/h) tanımlanmıştır. Bu hükümlere göre devre tatil sözleşmesi; "En az üç yıl süre için yapılan ve bu süre zarfında yıl içinde, belirli veya belirlenebilecek ve bir haftadan az olmayacak bir dönem için bir veya daha fazla sayıdaki taşınmazın kullanım hakkının devri ya da devri taahhüdünü içeren sözleşme ya da sözleşmeler grubunu ifade eder" şeklinde düzenlenmiştir. Diğer bir deyişle Devre tatil hak sahibi kişilere bir hafta ya da belirlenen farklı zaman diliminde kalma hakkı tanıyan bir tatil uygulamasıdır.

DEVRE MÜLKTEN CAYMA

Tüketiciler sözleşmeyi imzaladıktan sonra 10 gün içerisinde hiçbir bahane göstermeden ya da hiçbir hukuki sorumluluk üstlenmeden ve masraf ödemeden cayma hakkını kullanabilir ve devre mülk hakkından vazgeçebilir.

DEVRE TATİL SÖZLEŞMESİNİN FESHİ

Devre tatil sözleşmeleri Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 50.Maddesinde düzenlenmiş yine buna ilişkin Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Yönetmeliğinde de detayları belirtilmiştir. Tüketicilerin devre tatil sözleşmelerini 14 gün içinde hiçbir gerekçe göstermeksizin ve herhangi bir cezai şart ödemeden fesih hakkı bulunmaktadır.

DEVRE MÜLK SÖZLEŞMESİNDEN CAYMA DİLEKÇESİ

(Muhatap şirketin adı)

Şirketinizle akdettiğimiz, xx.xx.xxxx tarih ve xxxx konulu, xx yıllık devre tatil sözleşmesinden, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’ a bağlı olarak çıkarılan, Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nin 7. Ve 8. maddelerinden kaynaklanan cayma hakkımı kullandığımı ve tarafınızla akdettiğimiz xx.xx.xxxx tarihli sözleşmeden caydığımı bildirir, ödemiş olduğum tüm ücretlerin ve imzalamış olduğum kıymetli evrakların ve sözleşmelerin tarafıma teslim edilmesini talep ederim.

Muhatap şirkete yukarıdaki gibi bir ihtarname göndererek sözleşmeden cayabilrsiniz. Ancak bu işlemi yaparken alanında uzman bir avukattan yardım almanız hak kaybına uğramanızı önleyecektir.

MERSİN DEVRE MÜLK AVUKATI

Mersin Tüketici Avukatı olarak müvekkillerimize devre mülk sözleşmesinden cayma, devre mülk sözleşmesinin feshidevre tatil sözleşmesinden caymadevre tatil sözleşmesinin feshidevremülk iptali Mersin Devremülk Mağdurları konularında en iyi şekilde hizmet vermekteyiz.

 

DEVRE MÜLK YARGITAY KARARI

T.C.

YARGITAY

ONÜÇÜNCÜ HUKUK DAİRESİ

Esas : 2016/30326

Karar : 2017/7060

Tarih : 08.06.2017

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı ile 03/11/2013 tarih 5.162,00 TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, daha sonra sözleşmenin 17.09.2014 tarihinde 13.500 TL bedelli başka devremülk satış sözleşmesi ile talil edildiğini, devremülkün tapuda tesliminin yapılmadığını belirterek 03.11.2013 tarihli ve talil edilen 17.09.2014 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 5.162,00 TL nin iadesini ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.

Davalı, duruşmada davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, Davanın KABULÜNE, Taraflar arasında tanzim olunan 03/11/2013 tarihli devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline ve 5.162 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesine, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

Davacı, 03.11.2013 tarihli ve talil edilen 17.09.2014 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, taraflar arasında 03.11.2013 tarihli devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin kapıdan satış şeklinde yapıldığının kabulü gerekeceği, bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğu cayma hakkının ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “SÖZLEŞME KONUSU” başlıklı 2. Maddesinde 'Tapuda ... ili, ... ilçesi, ... mevkii, 1. pafta 364 ve 365 parselde kayıtlı bulunan arsa üzerinde inşa edilecek “...... TERMAL SAĞLIK MERKEZİ” isimli tesiste yer alan ve aşağıda ayrıntıları belirtilen, mesken olarak kullanıma tahsisli devremülk olarak satışı ile tapu devrinin şartları ve şeklinin düzenlenmesinden ibarettir.' şeklinde ifade edilen hükümle taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/son maddesi gereğidir.

SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. Bentte açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin kararının gerekçesi yönünden düzeltilerek ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.